Lanetli Ölümler

Bazı hisler çok güçlüdür. Tatları zehir gibi keskindir. Ne istediğinize, ne dilediğinize fazlasıyla dikkat etmeniz gerekebilir. Yoksa tüm tehlikeli arzularınız tahmin ettiğinizden çok daha kötü sonuçlar doğurabilir.

Hiç birilerinin ölmesini isteyecek kadar kızdığınız olmuş muydu? Bence herkes hayatının bir noktasında böyle bir düşünceyle karşı karşıya kalmıştır. Peki ya bu fikir gerçeğe dönüşseydi?

Bunun ilk olduğu günü hatırlıyorum. Anaokulundaydım. Sınıftaki diğer çocuklardan biriyle kavga etmiştim. Ertesi gün çocuk öldü. O zamanlar bunun sadece bir tesadüf olduğunu düşünmüştüm.

İlkokulda son derece saldırgan ve sinirli bir öğretmenim vardı. Kendini kontrol etmekte zorlanıyordu. Bir gün ortada hiçbir sebep yokken beni acımasızca cezalandırdı. Cetvelle arkama sırtım mosmor ve simsiyah olana kadar vurdu. Gece yatağımda uyuyana kadar ağladım. “Keşke ölse” diye geçiriyordum aklımdan. Ertesi gün okula gittiğimde bana öğretmenin öldüğünü söylediler.

Orta okuldayken bana zorbalık eden bir grup çocuğun tamamı aniden öldü. Artık emindim, ikna olmuştum. Bende özel bir yetenek vardı. Ölmesini dilediğim herkesi öldürebiliyordum.

Korkuyordum. Durumu kimseye anlatamadım. Mantıklı düşünerek adım atmam gerekiyordu. Eğer normal bir hayat yaşamak istiyorsam kimseye kızmamak konusunda çok dikkatli olmalıydım.

Bir süre sonra liseye başladım. Her şey normal giderken bir grup arkadaşımla tartışma içerisine girdim. Sinirler gerilmişti. Onlara kızmamak için elimden geleni yaptım. Fakat bu konuda iyi değildim, başaramadım. Hepsi kısa süre içerisinde öldüler.

Dehşete kapılmıştım. İnsanlardan tüm kalbimle nefret etmeme gerek kalmıyordu. Sorun yaşadığım herkes ölmeye devam ediyordu.

Kendimi mutsuz ve çaresiz hissediyordum. Sonunda anneme içimdekileri itiraf etmeye karar verdim. Ona düşüncelerimle insanları öldürebilme yeteneğimden bahsederken gözyaşlarımı tutamamıştım.

Annem şaşırmıştı. İlk başta bana inanmadı. Ama çevremdeki herkesin öldüğünü söylediğimde bunun doğru olduğunu kabul etmek zorunda kaldı. Babam işten geldiğinde onunla konuştu.

Her şeyi öğrenen ailem bana gülümsedi. “ Senin için zor olmalı, oğlum. İyi bir çocuk olduğunu biliyoruz. Asla kimseyi incitmek istemeyeceğinden eminiz, özellikle de kendi aileni.”

Sırrımı onlarla paylaştığım için mutluydum. Anlayış gösterdikleri için anneme ve babama teşekkür ettim. Bu ağır yükü omuzlarımdan atmak beni oldukça rahatlatmıştı. O gece kafamı yastığa koyduğumda aylar sonra ilk kez huzurla uykuya daldım.

Ertesi gün uyandığımda her yer tuhaf biçimde sessizdi.  Üst kata çıktığımda babamı ve annemi yataklarında buldum. İkisi de ölmüştü.

Peki anne ve baba niçin ölmüştü? Diğer ölümler neyin nesiydi? Çocuğun sırrı neydi? Bu açıklamaları siz yapacaksınız. Kafa yürüterek gizemi çözmeniz gerek. Cevaplarınızı yorum olarak yazabilirsiniz.

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Twitter resmi

Twitter hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s

WordPress.com'da Blog Oluşturun.

Yukarı ↑

%d blogcu bunu beğendi: